İnsanlar çevreye karşı zararlı davranışlarda bulunmaya devam ediyor. Afrika’da çevre suçları, diğer bölgelerde olduğu gibi arttı.
UNEP (Birleşmiş Milletler Çevre Programı), çevre suçlarının uyuşturucu kaçakçılığı, sahtecilik ve insan kaçakçılığından sonra dünyada dördüncü büyük organize suç türü haline geldiğini belirtmektedir.
Bu suçların en bilinen örnekleri arasında yasadışı avcılık, yasadışı balıkçılık, ozon tabakasına zarar veren maddelerin kaçakçılığı, yasadışı ormancılık ve kereste ticareti yer almaktadır.
Kıta tarihsel olarak doğal kaynaklar ve biyolojik çeşitlilik açısından zengindi, ancak son zamanlarda bu giderek daha fazla zarar görüyor. Bu nedenle, bu bozulmaya karşı mücadele acil bir gereklilik haline geldi.
Dr. Adedoyin Adeleke, Afrika’nın bu sorunlar nedeniyle her yıl 195 milyar dolar kaybettiğini, bunun kıtanın en büyük ekonomilerinden biri olan Nijerya’nın toplam bütçesinin on katından fazla olduğunu belirtti. Ayrıca bu sayının önümüzdeki iki yılda iki katına çıkabileceğini de belirtti.
Sorunun sadece ekonomik olmadığını, çevre suçlarının gıda güvenliği ve istihdamı da etkileyebileceğini vurguladı.
“Ne yazık ki, bol miktardaki biyolojik çeşitliliğimiz, yaygın yoksulluk, zayıf düzenleyici çerçeveler ve düşük tespit ve mahkumiyet riskleri, Afrika’yı yasadışı madencilik, yaban hayatı kaçakçılığı, yasadışı ormancılık, tehlikeli atık dökümü ve diğer çevre ihlalleri için birincil hedef haline getiriyor.”
“Bu ihlaller, genellikle geleneksel güvenlik, hükümet ve hatta medyanın erişemediği, uzak ve marjinal topluluklarda yoğunlaşıyor. Bu suçlar uygun bir şekilde ‘çevreye karşı suçlar’ olarak adlandırılsa da, gerçekte, geniş kapsamlı ekonomik ve sosyal etkileri göz önüne alındığında ‘insanlığa karşı suçlar’ olarak tanımlanabilirler.”
“Bu yasadışı faaliyetler yalnızca ekosistemleri ve ekosistem hizmetlerine bağımlı milyonlarca Afrikalının hayatını mahvetmekle kalmıyor, aynı zamanda yolsuzluğu körüklüyor, kara para aklamayı teşvik ediyor ve hukukun üstünlüğünü zayıflatıyor.”
“Böylece, gelişmekte olan Afrika ekonomileri milyarlarca dolarlık potansiyel gelir ve kalkınma fırsatını kaybederken, küçük bir suçlu grubu kâr elde ediyor. Bu da Nijerya jargonunda ‘maymun çalışır, babun keser’ olarak tanımlanabilecek bir ikileme yol açıyor.”
Teknolojinin kullanımı bu sorunlara en büyük çözüm olabilir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, dijital teknolojilerin olumsuz durumu tersine çevirmede işlevsel bir rol oynayabileceğini belirtti ancak bu çözümün tek başına bir çözüm olmadığını da vurguladı. Dijital teknolojinin etkili olabilmesi için diğer çözümlerle bütünleştirilmesi gerektiğini belirtti.
Çevre suçlarıyla mücadele etmek için Green Growth Africa, EcoJustice Africa girişimini başlattı. EcoJustice Africa, Afrika’da çevresel adaleti teşvik etmek için dijital inovasyon, veri doğrulama, paydaş katılımı, kanıta dayalı savunuculuk, veri odaklı politika katılımı ve stratejik davalar aracılığıyla vatandaşları güçlendirmeye odaklanıyor.
Bu tür dijital teknolojilerin stratejik kullanımı, çevre suçlarını ve ihlallerini takip etmeye yardımcı olabilir ve bu sorunları belirli bir ölçüde önleyebilir. Ancak, Afrika çevre suçlarıyla etkili bir şekilde mücadele etmek istiyorsa, tüm alternatif çözümleri verimli bir şekilde kullanmaya çalışmalıdır.