Şam – 2011’de başlayan devrim hareketi sonrası Esed rejimi, Şam’ın simgesel noktalarından biri olan Kasyun Dağı’nı sivillere kapatmış ve dağa ulaşımı tamamen engellemişti. İç savaş sürecinde dağa çıkan iki ana yol rejim tarafından bariyerlerle bloke edilmiş, bu bölgelerde sıkı güvenlik önlemleri alınmıştı. Halk, uzun yıllar boyunca bu eşsiz manzaradan mahrum bırakılmış ve Kasyun Dağı’na yalnızca askeri personel ile özel izin sahipleri gidebilmişti.
Ancak 8 Aralık itibarıyla Esed rejiminin sona ermesi, Şam halkı için yeni bir dönemin kapılarını araladı. Kasyun Dağı’na yeniden ulaşım özgürlüğüne kavuşan Suriyeliler, bu gelişmeyi büyük bir sevinçle karşıladı.

Devrim Ruhu Kasyun Dağı’nda Yaşıyor
Yıllarca halktan uzak tutulan Kasyun Dağı, bugün yeniden Şamlıların keyifle ziyaret ettiği bir yer haline geldi. Şam’a hakim manzarası ve tarihsel önemiyle Kasyun Dağı, artık sadece bir doğa harikası değil; aynı zamanda özgürlüğün, direnişin ve hasretin sembolü olarak görülüyor. Dağı ziyaret edenler, geçmişteki yasakların ardından özlemini duydukları manzarayı doya doya seyrediyor. Fotoğraf çekmek isteyen ziyaretçiler uzun kuyruklar oluştururken, seyyar satıcılar renkli balonlar, yiyecek ve içeceklerle atmosferi daha da canlandırıyor.

Dağın zirvesinde yankılanan devrim şarkıları ve ziyaretçilerin coşkusu, özgürlük mücadelesinin bir kutlaması olarak göze çarpıyor. Suriyeliler, bu yeni dönemde geçmişin acı dolu anılarını geride bırakıp umut dolu bir geleceğe odaklanıyor.
Suriye İçin Umutlu Beklentiler
Suriye’nin değişen toplumsal ve siyasi yapısı, halk arasında büyük bir umut dalgası yaratmış durumda. 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Ömer, “Kasyun Dağı’nı en son 7 yaşındayken görmüştüm. 15 yıl sonra ilk kez buraya geldim,” sözleriyle bu özgürlüğün kendisi için ne kadar anlamlı olduğunu ifade etti. Ömer, baskıcı rejim nedeniyle Şam halkının uzun yıllar boyunca bu manzaradan mahrum kaldığını belirterek, “Hislerimiz tarifsiz, manzaraya doymak imkansız,” dedi.
Çocukluk anılarına atıfta bulunan Ömer, “Küçükken arkadaşlarıma hep ‘Biz büyük bir hapishanede yaşıyoruz’ derdim. Şam, tıpkı Sednaya gibi büyük bir hapishaneydi. Birçok şeyden mahrumduk,” diyerek rejimin halk üzerindeki baskısını dile getirdi.
Suriye’nin Yeniden Doğuşu
Uzun bir aradan sonra Şam’a dönen Muhammed, 2011’de başlayan devrim sürecinin ardından 2013 yılında Katar’a göç etmek zorunda kaldığını anlattı. 11 yıl sonra ülkesine geri dönen Muhammed, “Burada özgürlüğü görmek için döndüm,” diyerek geçmişteki zorlukları hatırlattı. Şam’daki eski yaşamı anlatan Muhammed, “Annem ve babam burada yıllarca yaşadı. O dönemde nasıl dayanabildiğime inanamıyorum. Her şey karanlıktı,” dedi. Bununla birlikte, Suriye’nin güzelliğini ve yeni dönemde ülkesine olan sevgisini vurgulayan Muhammed, “Herkes buraya gelmeli. İnşallah, birkaç ay içinde çok şey değişecek,” ifadeleriyle umutlarını dile getirdi.

Kasyun Dağı: Geçmişten Geleceğe Uzanan Bir Sembol
Kasyun Dağı artık yalnızca bir coğrafi nokta değil, Suriyeliler için özgürlüğün, direnişin ve birlikteliğin bir sembolü haline geldi. Dağın manzarası, halkın geçmişte yaşadığı acılara rağmen daha güçlü bir geleceğe olan inancını güçlendiriyor. Daha önce özgürce gezilebilen bu alan, şimdi Suriyeliler için yeniden bir umut ve direniş simgesi olarak dikkat çekiyor.
Kasyun Dağı’nda yaşanan bu coşku, sadece güzel bir manzaradan ibaret değil; aynı zamanda Suriye halkının yıllar süren mücadelelerinin bir zaferi olarak görülüyor. Önümüzdeki dönemde bu umutların daha da büyümesi bekleniyor.