Muğla’da “Gladyatörler Kenti” olarak bilinen Stratonikeia’da, 2.200 yıllık gymnasium (spor okulu) yapılan restorasyon çalışmalarıyla eski görkemine kavuşuyor.
Muğla’nın Yatağan ilçesi sınırlarında yer alan ve dünyanın en büyük mermer antik şehri olarak kabul edilen Stratonikeia’da, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında sürdürülen çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Stratonikeia ve Lagina Kazı Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, kentin en anıtsal yapılarından biri olan 2.200 yıllık “gymnasium”da kapsamlı bir koruma ve restorasyon çalışması yürüttüklerini belirtti.
Prof. Dr. Söğüt, gymnasiumun, antik dönemin sadece Stratonikeia için değil, tüm Helenistik dönem için en büyük ve en görkemli yapılardan biri olduğunu vurguladı. “Gymnasiumda, kuzey kenarlarında yer alan yıkanma, yağlanma, pudralanma, torba odası ve genç erkeklerin eğitim aldıkları mekanları ortaya çıkarıyoruz. Bu alanlar, antik dönemde öğrencilere hem zihinsel hem de bedensel eğitim verilen yerlerdi. Bu alanların mimari yapısını inceleyerek nasıl kullanıldıklarına dair önemli bilgiler elde ediyoruz,” dedi.
Söğüt, her kazı alanında yeni bulgulara ulaştıklarını belirterek, Helenistik dönemde Stratonikeia’da inşa edilen bu yapının, Mısır’daki akantus yapraklarıyla süslenmiş örneklerle büyük benzerlik taşıdığını ifade etti. Özellikle Korinth başlıklarının tam ve yarım örneklerinin bu yapıda en güzel haliyle görüldüğünü söyledi. “Burası adeta bir mimarlık okulu gibi, hem taş işçiliği hem de cephe düzenlemeleriyle göz kamaştırıcı,” diyen Söğüt, gymnasiumun mimari ve sanatsal açıdan çok büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti.
Gelecekteki hedeflerinin, gymnasiumun kuzey duvarlarını ve önündeki sütun dizisini orijinal malzemeleriyle ayağa kaldırmak olduğunu dile getiren Prof. Dr. Söğüt, ayrıca gymnasiumun yanında bulunan ve Beylikler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait izler taşıyan Köy Meydanı’nda da restorasyon çalışmalarına devam ettiklerini sözlerine ekledi. Söğüt, bu alandaki anıtsal sütunlar ve portik (revak) bölümünde de önemli buluntulara ulaştıklarını ve bu bölümleri de gün yüzüne çıkararak eski ihtişamına kavuşturmayı amaçladıklarını ifade etti.
