Anadolu Ajansı’na konuşan akademisyenler, Afrika’nın edebi eserleri ve yazarlarının küresel ilgi gördüğünü ancak Batı’da kabul görmenin zor olduğunu söyledi.
Son yıllarda Afrika kökenli yazarların eserlerinin artışıyla birlikte, hem Türkiye’de hem de dünyada Afrika edebiyatına olan ilgi yeniden canlanmıştır. Afrika edebiyatı ve yazarlarının yükselişi dikkat çekse de, Batı’da kabul görmesi her zaman kolay olmamıştır.
Afrika edebiyatının önemli isimleri arasında Nijeryalı Chinua Achebe, Nobel ödüllü Wole Soyinka ve Ben Okri; Senegalli Leopold Sedar Senghor ve Mariama Ba yer almaktadır. Diğer öne çıkan yazarlar arasında Kenyalı Ngugi wa Thiong’o, Ganalı Ayi Kwei Armah, Güney Afrikalı Nadine Gordimer, Mısırlı Naguib Mahfouz, Tanzanyalı Abdulrazak Gurnah, Somalili Nuruddin Farah ve Sudanlı Tayeb Salih bulunmaktadır.
Afrikalı yazarların birçok eseri Türkçeye çevrilmiştir; son çevirilerden biri, Wole Soyinka’nın II. Dünya Savaşı öncesi ve sırasında Nijerya’daki çocukluk anılarını anlattığı “Ake: The Years of Childhood” adlı eseridir.
Afrika edebiyatı üzerine çalışan uzmanlar arasında, Cape Town Üniversitesi Afrika Çalışmaları Öğretim Üyesi ve karşılaştırmalı edebiyat uzmanı Ahmet Sait Akçay ile Sağlık Bilimleri Üniversitesi Türk Dili Bölümü Öğretim Üyesi Süleyman Nasir bulunmaktadır. Akçay, Afrika edebiyatının sömürgecilik karşıtı bir yanıt olarak doğduğunu ve siyah toplulukların deneyimlerini ve direnişlerini anlattığını belirtmiştir.
Akçay, modern Afrika edebiyatının Batılı edebi biçimlerle etkileşimle başladığını ve sömürge karşıtı bir edebiyata dönüştüğünü ifade etmiştir. Yerel ya da Avrupa dillerinde yazılmış olsun, Afrika edebiyatının Batı edebiyatıyla eleştirel bir etkileşim içinde olduğunu vurgulamıştır. Achebe gibi yazarlar, Afrika edebiyatının küresel kanondaki yerini pekiştirmiştir. Ancak Akçay, Afrika edebiyatının Türkiye’deki kabulünün sınırlı kaldığını ve Avrupamerkezci yaklaşımlar nedeniyle yanlış çeviriler ve kültürel duyarlılık eksikliklerinin sorun oluşturduğunu gözlemlemiştir.
Uluslararası alanda öne çıkan Afrika edebiyatı eserleri arasında Chimamanda Ngozi Adichie’nin “Americanah”, Taiye Selasi’nin “Ghana Must Go”, Maaza Mengiste’nin “The Shadow King” ve NoViolet Bulawayo’nun “We Need New Names” adlı kitapları yer almaktadır. Bu eserler, kimlik, sömürgecilik ve kültürel miras gibi temaları işlemektedir.
Akçay, Afrika edebiyatının doğru ve kültürel nüanslara saygı duyan çevirilere ihtiyacı olduğunu belirtmiştir. Özellikle Soyinka’nın karmaşık oyunları gibi metinlerin anlaşılabilmesi için ayrıntılı rehberliğe ihtiyaç duyulduğunu savunmuştur.
Afrika’nın edebi manzarası oldukça çeşitlidir ve birçok politik, ideolojik ve sosyal akımdan etkilenmiştir. Nasir, tek bir Afrika edebiyatından bahsetmenin yerine, kıtanın kültürel ve dilsel çeşitliliğini yansıtan “Afrika edebiyatları” kavramının daha doğru olacağını savunmuştur. Afrika’da sözlü edebiyatın, özellikle kırsal alanlarda hala önemli bir yer tuttuğunu ve şiirin hikaye anlatma geleneklerinin merkezinde olduğunu vurgulamıştır.
Birçok Afrikalı yazar, daha geniş kitlelere ulaşmak amacıyla Avrupa dillerinde yazmayı tercih etmektedir. Nasir, modern Afrika edebiyatının çoğunlukla Fransızca, İngilizce ve Portekizce dillerinde olduğunu, ancak daha önceki dönemlerde Arap edebiyat geleneğinin de önemli bir yeri bulunduğunu belirtmiştir.

















